Belli ki Avrupalı’nın aklının altındaki Türk korkusu ya da fobisi depreşmiş durumda. Geçenlerde Fransa Cumhurbaşkanı Macron Türkiye’ye attı tuttu. Ona göre Türkiye kurallara aykırı davranıyordu. Avrupa’nın çıkarlarını çiğneyerek Libya hükümeti ile anlaşmalar yapması, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin egemenliğine saygı göstermemesi ve Libya’da yürüttüğü siyaset uluslararası hukuka aykırıydı. Türkiye, bunları yaparak NATO müttefiki olarak bekleneni yapmıyordu. Türkiye’nin yaptıkları Avrupalı olarak onların hedeflerine aykırıydı. Türkiye’nin Libya’da oynadığı rolü kabul etmiyorlardı.

***

Macron bununla da yetinmemiş Türkiye’yi Başkan Trump’a şikayet etmişti.

***

Oysa bugün Libya’nın içinde bulunduğu durumun en büyük müsebbibi Fransa’dır. BM tarafından tanınan meşru bir hükmet yerine, savaş ağası Hafter’i desteleyen Macron’dur. Bu savaş ağasının işlediği katliamların, toplu mezarların ortaya çıkarılması an meselesidir. Türkiye Libya’da ilgili BM kararları çerçevesinde bulunmaktadır.

***

Bu gözü dönmüş savaş ağasını ülkenin başına getirerek Libya’nın tüm zenginliklerine çökecek olan da başta Fransa olmak üzere malum ülkelerdir. Macron’un “menfaatler” dediği şey budur: Talan… Fransa hala 14 Afrika ülkesinden sömürge vergisi almakta, bu ülkelerde 1945’ten beri CFA adı verilen Fransa’nın tedavüle soktuğu para birimi kullanılmaktadır.

***

Kaddafi Afrika ülkelerinin özkaynaklarının Paris’e akmasını sağlayan bu para biriminden kurtulmanın önünü açacak Afrika Bankası’nın kurulmasına öncülüğünü yapıyordu. Fransa’nın ön alması ile devrildi ve ülke kanlı bir iç savaşa sokuldu.

***

Türkiye’nin Cezayir soykırımcısı, sömürgeci Fransa’dan öğreneceği bir ders yoktur. Türkiye Libya veya Çad değildir. Türkiye Libya’nın talan edilmesine müsaade etmeyecektir.