HDP Eşbaşkanı CHP ve SP’ye “Antifaşist blok çağrımızı tekrarlıyoruz” demiş. Eklemiş ayrıca: “Bu duyuru, savaşa karşı olan herkese bir çağrıdır.”

Faşist dediği Cumhurbaşkanı Erdoğan ve hükümeti. Peki savaş dediği nedir?

Kim kiminle savaş halindedir ki HDP Eşbaşkanı bu savaştan rahatsızlık duyuyor?

Veya üstü örtülü bir savaş tehdidinde mi bulunuyor PKK’nın nam-ı hesabına?

Erdoğan hükümetinin PKK’ya karşı Suriye’nin ve Irak’ın kuzeyinde sürdürdüğü etkili mücadeleden rahatsızlık duyan Eşbaşkan örtülü “iç savaş” tehdidinde mi bulunuyor?

Türkiye’nin başka ülkelerle girişmek zorunda kalacağı savaşlarda Türkiye’nin yanında yer almayacağı apaçık bilinen HDP’nin, PKK ile sürdürülen mücadeleyi “savaş” diye nitelendirip safını net olarak PKK’dan yana koyduğu aşikar.

Başka türlüsü zaten mümkün olamaz.

HDP’nin PKK’yla arasına mesafe koymasını talep edenler ya PKK/HDP ilişkisini bilmiyorlar ya da aklımızla alay ediyorlar.

“PKK faşizmi”ne ve “terörü”ne tek laf etmeyen, tersine bu faşizmin ve terörün siyasi safında yer alan HDP Eşbaşkanının kalkıp “Erdoğan faşizmi”ne karşı “demokrasi ortak cephesi” önerisinde bulunması ne yaman çelişkidir!

Sormak lazım: PKK, Türkiye ile savaş halinde ise tercihiniz kimden yanadır?

Benim açımdan bu sorunun cevabı bellidir. Lakin yürekleri yetiyorsa çıkıp bu sorunun cevabını net olarak versinler de herkes bilsin. Lafı kıvırmadan ama. Ondan sonra demokrasi adına “blok” çağrısında bulunsunlar.

Dahası ve en önemlisi çıkıp şu sorunun cevabını versinler lafı dolandırmadan:

PKK bir terör örgütü müdür değil midir?

Öyle terörün her türüne karşıyız gibisinden beylik laflar etmesinler.

PKK’nın yapıp ettiklerini terör olarak kabul ediyorlar mı etmiyorlar mi? Onu söylesinler.

PKK’nın öldürdüğü ve sürgüne gönderdiği onbinlerce Kürdün hukuku için ne düşündüklerini, PKK’nın ABD silahlarıyla Kürtler üzerinde oluşturduğu faşist sultaya demokrasi ve Kürtlük adına nasıl bir tavır koyduklarını bugüne kadar hiç duymadık. Bari bugün açıklasınlar da bilelim tavırlarını.

Solcu geçinirler, ABD emperyalizmine karşı Deniz Gezmiş mirasını sömürürler ama bir gün olsun ABD emperyalizmine tek eleştiri getirmezler.

Getiremezler çünkü PKK’nın yeni patronu ABD’dir. Onlar da PKK’ya rağmen siyaset koyamaz ve tavır belirleyemezler.

PKK kime aitse ve kimin emrindeyse HDP’de onların siyasi sözcülüğünü yapar.

Çelişkiye bakınız ki Öcalan’ı Türkiye’ye teslim eden ABD bugün PKK’nın patronu konumundadır.

Öcalan’ın “ABD kumpası”yla Türkiye’ye teslim edildiğini söyleyerek o tarihlerde ABD’ye ateş püskürten PKK/HDP canibi bugün ABD’nin askeri ve siyasi milis gücüne dönmüş durumdadır.

Şimdi bu HDP kalkıyor demokrasi adına “antifaşist blok” çağrısında bulunuyor. Güler misiniz ağlar mısınız?

Biden’in temsil ettiği derin ABD’nin “Erdoğan’ı devirme!” siyasetinin sözcülüğünü yapan bu HDP’yi anlıyoruz anlamasına da hâlâ o birilerinin HDP üzerinden “sabah kahvaltılı demokratik ittifak!” güzellemesine anlam vermek pek bir zor.

Devasız bir ihanetin deva kılıfıyla sunulması ayrıca hazindir.

Antifaşist bloka bakın hele!

Dinime dahleden bari Müselman olsa!